YEREL BASINI ÖLDÜRMEYİN!
YEREL BASINI ÖLDÜRMEYİN!
Nedim ARSLAN
-
Uzun zamandan beri dünya genelinde yaşanan ekonomik kriz ülkemiz ve bölgemizde de daha da etkili olmaya devam ediyor. Dünyada yaşanan pandemi ve küresel ekonomik kriz bölgemizde yaşanan savaşlar başta Ortadoğu ülkelerini olumsuz yönde etkiledi. Söz konusu ülkelerde bu ekonomik kriz had safhaya ulaşırken yaşananlar ülkemiz ve bölgemizde de daha derin hasarlar bıraktı ve bırakmaya da devam ediyor. 11 ilimizde yaşanan asrın depremleri ve diğer olumsuzluklar ekonomimizi derinden etkilediğini yakinen bilmekteyiz.
Uzun yıllardan beri ülkeyi yönetenler tarafından uygulanan kötü ekonomi politikaları ve faiz sistemi bu krizin daha da büyümesi ve derinleşmesine neden olmuştur. Geçte olsa fark edilen bu yanlış faiz politikaların ekonomi, istihdam, üretim, ithalat ve ihracata verdiği zarar anlaşıldı ve 180 derecelik bir dönüşle ekonomiyi düzeltmek adına faiz politikasını düzelttiler. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından ekonominin başına getirilen Mehmet Şimşek'in çabaları elbette taktire şayandır. Ancak en büyük gerçeğinde emeklinin, çiftçinin, esnafın ve kısacası vatandaşın sırtına tasarrufun yapılamayacağıdır!
Emekli ay başında alacağı maaşını günlerce ip çekerek beklerken, esnaf dükkanının kirasını ödeyemezken, vatandaş 1 kilo kırmızı et alamazken, orta ve küçük ölçekli işletmeler, imalatçılar tek tek kepenk kapatırken bunların üzerinden neyin tasarrufu yapılacak? Aylar ve hatta uzun yıllardan bu yana kamu kurumlarında süren saltanatlara ayar verilmesi gerekirken iri-ufaklı esnaf ve emekliye nasıl bir ayar veriliyor gerçekten anlamış değilim.
Batman ve bir çok ilde normal bir kiralık daire 10 bin lirayken emekliyi görmezden gelmek hangi tasarrufa sığar. Milyon dolarlık harcamalar, yüz binlerce araç alımı, kiralaması ve yakıtları dururken dönüp dolaşıp tasarruf tedbirleri kapsamında yerel basına nefes olan ve yaşamalarına can suyu olan abonelikleri kesmekte neyin nesi? İlan alan vasıflı gazetelerin bile artan maliyetler karşısında zorlu bir süreçten geçtiklerini hepimiz bilmekteyiz.
Hele hele ilan ve reklamı olmayan, Batman ve Türkiye genelindeki yüzlerce gazetenin abonesi ile mi tasarrufa gidilecek? Görevleri sadece halka ve kamuoyuna haber ulaştıran yerel gazeteler kısıtlı imkanlarla zar zor ayakta durmaya çalışırken alınan tedbirler karşısında tamamen yok olacakları da en büyük gerçek. Son zamanlarda kaybolmaya yüz tutan meslekler gibi yerel gazetecilikte alınan kararlarla adeta yoğun bakımda yatan bir hastanın fişini çeker gibi ölüme itilmekte. Kamu harcamalarının yanında bir çerez parası olmayan aboneliklerden değil, büyük harcamalar ve şatafatlardan sağlanır.
Türküye genelinde 1000'e yakın yerel gazetelerin kadrolarında en az 5 fikir işçisi ve matbaa bölümlerinde istihdam edilen 5 ila 10 bin eleman istihdam edilmekte. Yüzlerce ailenin ekmeğine mani olacak ve kentlerin sesi soluğu olan yerel gazetelerin yayın hayatına sonlandırmaya kimsenin hakkı olmamalı.
Önceki tasarruf tedbirleri kapsamında kamu kurumları yine istediği alım ve harcamaları farklı isimler adı altında kılıfına uydurarak yaptı. Tasarrufu ilk önce baştan yapmak lazım, ayaktan değil. Siz büyük harcamalara son vermeyi başarırsanız küçük harcamalar zaten kendiliğinden gelecek. Kısacası emekli, esnaf, çiftçi, küçük ve orta ölçekli üreticilerin üzerinden tasarruf asla sağlanmaz. Kentin soluğu olan yerel gazeteleri ve yüzlerce çalışanını el birliğiyle tasarruf adı altında bitirmeyin.
Güzel bir hafta dileğiyle.
