BATMAN'DA İŞSİZLİK VE KENTİN GİRİŞ ÇIKIŞLARI
BATMAN'DA İŞSİZLİK VE KENTİN GİRİŞ ÇIKIŞLARI
Nedim ARSLAN
-1954 Yılında kurulan Batman kısa bir zaman zarfında ilçe ve il statüsüne kavuşuncaya kadar Türkiye Petrolleri’nin yaratmış olduğu istihdam ve güven Batman'ı 90'lı yılların sonuna kadar değimi yerindeyse adeta uçurdu. Ama ne yazık ki, 90'lı yılların ortalarında yaşanan şiddet olaylarından ötürü yüzlerce hatta binlerce köy boşalınca Batman'a akın edince işte o zaman Batman hayatının şokunu yaşadı. İşsizlik onlarca misli artarken Batman yavaş yavaş gerilemeye başladı.
Bir zamanlar faili meçhullerin başkenti olarak anılan dönemlerde bile Batman bu kadar işsizlik yaşamamıştı. Birilerine sorarsanız size bu kentte işsizliğin olmadığını söyleyebilirler ama ne yazık ki gerçek olan bu değildir. Ard arda kapanan şirket ve iş yerleri adeta yüksek kira ile giderlere teslim olunca ne yazık ki, işsizlerin oranı daha da büyümeye başladı.
Bölgede ve Batman'da yaşananların farkındaysanız besicilik adeta bitmek üzereyken çiftçilerin durumunun da hiç açıcı olmadığını hepimiz bilmekteyiz. Tarım ve hayvancılıkta yem, gübre ve akaryakıt fiyatlarının katlanması Batman ve yöresinde işsizliği pik yapma noktasına getirmiş durumda. Batman'da gerçekler hiçte görüldüğü gibi değildir. İşsizliğin Batman’da ne kadar vahim bir durumda olduğunun bir göstergesi de Batman Belediyesi'nin '65 bin dar gelirli aileye ulaştık' açılaması adeta işsizlik ve yoksulluğu tescil etmiyor mu?
GİRİŞ - ÇIKIŞLAR KENTİN AYNASIDIR
Batman kent merkezindeki lüks binalar, AVM'ler, lüks mekan ve cafeler kentin giriş ve çıkışlarına adeta kurban oluyor. Neden mi diye sorarsanız, Batman'ın bütün giriş ve çıkışları adeta Pakistan ve Hindistan'daki vilayetlerin giriş ve çıkışlarını aratmayacak halde. Bu da bölgemizde üç büyük il hariç neredeyse çevremizdeki illerin Paris'i haline gelen Batman'a hiç yakışmadığını ifade etmek isterim.
Hem yerli, hem de yabancı turistlerin Batman'ın girişlerinde zorluklar ve hayal kırıklığına uğradıklarını belirtmekte fayda var. Batman'ın girişlerindeki beton santralleri, briket imalatçıları ve barakalar hoş olmayan görüntüler sergilenirken en geri kalmış köy yollarını ve girişlerini andırmıyor mu? Petrol ile ünlenen Batman bir çok alanda güzelliklerle anılırken ne yazık ki kentin giriş ve çıkışları yüzünden bir türlü hak ettiği yere gelememekte.
Batman halkıyla birlikte biz basın mensupları olarak Batman’ın giriş ve çıkışlarını önemsiyor, hayati önem taşıdığını da biliyoruz. Bu konuyu gazetemizde defalarca dillendirirken bir çok meslektaşımızın da bu konuyu dillendirdiklerine şahitlik ederiz. Ama ne yazık ki bir yıl öncesine kadar bile bu hassasiyetimiz karşılık bulmamıştı. Şimdi ise hepimizi sevindiren taraf Batman çayı dere yatağının mesire ve akuva parklara dönüştürülmesi çalışmaları çehrenin değişmesi ve kent görüntüsüne güzellik açısından büyük değer katacağı kesindir.
Öte yandan son dönemlerde kentin bir çok giriş ve çıkışları yetkililer tarafından önemsendiği ve değişim için büyük çalışmaların yapıldığı da sevindirici gelişmelerdir. Bu kent hepimizin, hepimiz de bu kentliyiz. Onun için her konuda kentimize sahip çıkmalıyız.
Güzel bir hafta dileğiyle.