İDARECİ OLMAK
Nedim ARSLAN
-Malumunuz zor günlerden geçiyoruz. 2019 yılının Aralık ayında Çin’den başlayarak tüm dünyaya yayılan coronavirüs etkisini gittikçe göstermekte. Coronavirüs, kendilerini dünya devi ve süper güç ilan eden devletlerin bile korkulu rüyası haline gelmiş bir vaziyette. Coronavirüs en başta kendisini ölümsüz olarak gören ABD’yi bile kasıp kavurmuş halde. Amerika gibi bir çok Avrupa ülkesi bile bir eldiven ve maskeye bile muhtaç durumda. Bu durumdan ötürü hepimiz televizyon ekranları başından ayrılmaz hale geldik. İnsanların artık psikolojisi bozulma noktasına gelmiş durumda.
Ülkemizde ise başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulları, Sağlık camiası gibi onlarca meslek alanları özverili çalışmalarıyla sakin ve soğukkanlı görevlerini ifa edip halkı bilinçlendirip destek olmaya çalışıyor. Yaklaşık olarak bir aydan bu yana Türkiye’de de etkili olmaya başlayan Coronavirüse karşı yüzlerce tedbirler alındı. Tüm karar ve uygulamalar halka hassasiyetle izah edilmekte. Ama geçtiğimiz günlerde Uşak Valisi Funda Kocabıyık’ın sosyal medyaya yansıyan görüntüleri beni de adeta şoke etti. Uşak caddelerinde yürüyen ve alınan tedbirleri inceleyen Kocabıyık, birbirlerine çok yakın bir gruba yönelik, “Sosyal mesafeyi ayarla, bak çok dip dibe insanlar, düzelt, herkes hadi!” ifadeleri beni de hayretler içerisinde bıraktı. ‘Sosyal izolasyon’ teftişindeki Uşak Valisi Funda Kocabıyık maalesef yöneticilik bilgi ve birikimlerinden uzak biri olduğunu gösterdi.
Alınan tedbirler kapsamında başta İstanbul olmak üzere tüm Emniyet teşkilatları seferber olurken devletin şefkatli yaklaşım ve olgun davranış biçimiyle hareket ediyor. Yine geçtiğimiz günlerde Kırıkkale ilinde 65 yaş üstü vatandaşları evlerine götürmek isteyen polis memurlarına yaşlı amcalar ‘araba benzin yakıyor’ diye yarım saat direnmesine rağmen polis memurları hassasiyetle durumu izah ederek vatandaşları ikna etti. Evet, elbette herkes idarecilik ve yöneticilik yapamaz çünkü idareci geniş ve yetenekli olmalı sıradan biri gibi davranmamalı. Hele hele devleti temsil ediyorsa bunun daha çok farkında olmalı. Bilgili, nitelikli ve en önemlisi de eğitimli olmalı. Oturduğu koltuğun hakkını ve o makamı da en iyi şekilde temsil etmeli. Geçtiğimiz bu zorlu süreçte hepimize büyük görevler düşüyor. Kentimiz için, yurdumuz için bu salgın hastalıktan korunmak için alınan tedbirlere harfiyen uymamızın gerektiğinin kanısındayım. Batman’da vaka sayısının az ve çokluğuna bakılmaksızın yetkililerimizin aldığı karar ve tedbirlere destek vermeliyiz.
HER ESNAFA KREDİ YOK
Başta sağlık ardından ekonomi ve bir çok alanda etkili olan coronovirüs tüm sektörlerde yıkımlara neden oldu. Turizmden, inşaat sektöründen büyük-orta-küçük imalatçıların yanı sıra bir çok istihdam alanında kötü sonuçlar doğurdu. İmalatçı ve sanayicilere açılan destek paketlerinde maalesef küçük esnafa yönelik hiçbir destek yine çıkmadı. Bankalara umutla giden küçük esnaf istenen prosedür karşısında çaresizlik içinde kalan esnaflar işyerlerini kapatmakta çare arıyorlar. Yaklaşık bir aydan bu yana iş yapamadıklarını belirten esnaflar bu krizle işyerlerini kapatmak zorunda kalacaklarını ifade ettiler.
İşte bazı bankaların 25 bin TL kredi karşılığında istediği belgeler ;
1- Esnaf ve Sanatkarlar tasdiknamesi,
2-Esnaf Oda kayıt belgesi,
3-Son mali yıla ait vergi levhası,
4-Nüfus cüzdan fotokopisi,
5-İmza beyannamesi,
6-2017-18 G.V. Beyannamesi (SMMM kaşe imzalı) ve mizan,
7-2019/4 dönem geçici vergi bey. ve det.
8-Tapu ve araç ruhsat fotokopisi,
9-Kira sözleşmesi,
10-İşyeri sigorta fotokopisi,
11-Vergi ve SGK borcu yoktur yazısı.
Evet anlaşılan küçük esnafa destek yok . Yukarıda istenen evrakları bulunduran esnafın krediye ne ihtiyacı olabilir ki? Demek ki her esnafa kredi yokmuş.