08 Kasım 2017 - Çarşamba
MİLLETİN KİMYASI BOZULDU
Yazar - Nedim ARSLAN
Okuma Süresi: 4 dk.
Nedim ARSLAN
-Her ne kadar hükümet kanadı büyüdüğümüzü, ekonomide çağ atladığımızı söyleyip duruyorsa aynanın öteki yüzüne bakıldığında durumun hiç de öyle olmadığı görülüyor. Mutsuzlar ülkesi olmaya başlamış bulunuyoruz. Ulusal medyalarda okumuşsunuzdur her gün olaylar, ölümlerle sonuçlanan anlaşmazlıklar, trafik kazalarında yitirilen canlar, terör nedeniyle kalkan tabutlar, ve özellikle ekonomik alanda çıkmaza giren esnaflar, işçiler, memurlar ve emekliler. Ülkemin sorunlarının son derece büyük olduğunu biliyoruz da ülkemizi yönetmeye talip olanların bu günlerde birbirlerine destek olmaları gerekirken üzülerek ifade etmek isterim ki sadece birbirlerine laf yetiştirmekle zaman harcamaktadırlar. Millet mutsuz, millet çaresizliğin senaryolarını çizmeye başlamış, millet ülkenin sorunlarının çığ gibi büyümesiyle büsbütün karamsarlığa düşmektedir de siyasetçilerimizin hala çıkar ve menfaat peşinde koşuşturma yarışına girmelerin kesinlikle kabul edeler bulmuyoruz. Kimi yeni doğan çocuğunu balkondan atıyor, kimi öz evladına kıymaya bile kalkışıyor bunların hepsinin ekonomik sıkıntılardan kaynaklandığı gerçeği maalesef göz ardı ediliyor. Milletin kimyası bozuldu da bunun nedenleri bir türlü araştırılma gereği duyulmuyor. Zenginin daha çok zenginleştirildi fakirin de daha çok fakirleştirildiği bir dönemi yaşamaktayız da hala ülkenin durumunun güllük gülistanlık olduğu söylemleriyle avutulup duruyoruz. Etrafımız adeta ateş çemberine dönüşmüş, bu ülkeye dost görünenlerin ihanetleri alabildiğine çoğalmış, yıllardır emir kulluğunu bizlere direten ABD bile her gün oyalama taktikleriyle ihanetin en büyünü sergilemektedir. Hala böylesi düşmanlıklarla sinsi taktiklerle avutulacak bir millet değiliz. Ne oldu bizlere? Siyasetçilerimiz birbirleriyle kavgalı, çekememezlik almış başını gidiyor, kiminin ak dediğine diğeri kara demeyi adete ilke edinmiş gibi bir tutum sergiliyor. Zam furyaları almış başını gidiyor, millet artık geçinme, geçinebilme derdiyle uğraşır duruma getirilmiştir. Bu güzelim millet bu her türlü sıkıntıya vatanı için katlanmayı ilke edinmiş millet bunu hak edecek ne yaptı ? İşsizlik almış başını gidiyor, enflasyon çift hanelerden inmiyor, fakru zaruret içine düşen dar gelirli vatandaşım Pazar artıklarından ekmek, yemek aramaya yelteniyor da bu milletin böylesine bir duruma getirilmesinde başrolü oynayanların kılı bile kıpırdamıyor. Hal böyle olunca hala etrafı süt liman göstermenin bir anlamının olmadığını düşünmemek elde mi? Milletin psikoloji tamamen bozulmuş, yaşamından bile tat alamaz duruma getirilmiştir. Hiçbir dönemde millet böylesine çaresizliğe düşmemiş ve umutsuzluğa kapılmamıştır. Böylesin bir durumla karşı karşıya olduğumuz bir dönemde siyasetçilerimizin hala bildiklerini okuması ve milleti oyalama taktikleriyle avutmaya kalkışması abesle iştigal etmek değil midir?yıllardır refah düzeyi içinde yaşamanın özlemini çeken bu milletin yüzünü güldürmek, sıkıntılarını gidermek adına hiç mi bir Allahın kulu çıkıp da millete karşı olan vefa borcumuzu ödeyelim demeyecek? Beklenen özlenen umut kervanı hala yollarda sıkıntılarla boğuşuyor bizlerde bu kervanın ne zaman geleceği konusunda hala endişeler içinde bekleşiyoruz. Gün doğmadan neler doğar sözü ile avutup duruyoruz kendimizi…
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları