KORKUTAN TABLO
Nedim ARSLAN
-
Bir yılı aşkındır dünyada 2 milyonun üzerinde can kaybına neden olan ve görünmeyen bir düşman olarak bilinen Covit 19 ölümcül etkisiyle can almaya devam ederken, dünyanın düzenini değiştirip adeta korkutan bir tablo yarattı. Yaklaşık 1 yıldan fazla tıp dünyasını, bilim insanlarını peşinden koşturan koronavirüsle henüz baş edilmiş değil. Dünya devi şirketlerinin batmasına neden olan bu salgın hastalık ekonomide de büyük tahribatlar ve bir çok dev şirketlerinin de batışına neden olurken, ülkemiz ile bölgemizde de büyük tahribatlar yarattı ve yaratmaya da devam ediyor.
TABLO TAMAMEN KIRMIZI
Alınan bir çok tedbir ve kısıtlamalara rağmen durdurulamayan bu hastalık tırmanışta sınır tanımamaya başladı. Türkiye'nin haritasına baktığınızda 81 ilin çoğunluğu adeta alarm veriyor. Harita tamamen 'kırmızı' bir hal alırken bir çok ilin Şehir ve Devlet Hastanesi'nin yoğun bakım ünitelerinin kapasitesi tamamen dolu. Bir süre önce Güneydoğu'daki iller az riskli durumda iken, kısmen normalleşmenin ardından yeniden çok riskli iller arasına dahil oldular ne yazık ki. Alınan kararlarda bazen insanı düşündürmüyor değil. Bir yandan açık havadaki alanlara yasak getirilirken, diğer yandan AVM gibi alanlarda alış veriş serbest!
İşi olmayan bahane sebeplerle cadde ve sokaklara dökülen binlerce vatandaşın rehaveti ne yazık ki 3 ve 4’üncü pikin yaşanmasına da neden oldu. Yetkililerin de, halkın da yorulduğu uygulama ve kısıtlamaların da artık etkili olamadığı bu durumun nereye varacağı da belirsiz. Dünya coğrafyasındaki ölümcül vakalarıyla 2 milyonu aşan ölüm oranlıyla ülkemiz, bölgemiz ve ilimizde de onlarca can kaybına neden olundu.
Son dönemlerdeki artışın önü kesilemeyince ne yazık ki, Batman'da da hastalık korkutucu bir boyuta varmış durumda. Özellikle Batman'daki en büyük sorunların başını işsizlik çekerken hastalık ve işyerlerinin kapanması bunu gün geçtikçe katlamakta. Yaşananlardan olumsuz yönde etkilenen esnafın durumu da ne yazık ki pekte iç açıcı görünmemekte. Esnafın çarkını döndürebilmesi için devletin yardım ve desteğine ihtiyacı olduğu gün ışığı gibi aşikar.
DEĞERLERİMİZİ KAYBEDİYORUZ
Yaşanan salgından dolayı bir çok gelenek ve göreneklerimizin değişmesinin yanı sıra, en kıymetlilerimiz büyüklerimizi de kaybediyoruz ne yazık ki. Büyük değerlerimiz olan gün görmüş, hayatın bir çok alanında büyük dersler çıkaran ve bizlerin onların yardım ve desteğine daima muhtaç olduğumuz büyüklerimiz ne yazık ki tek tek aramızdan ayrıldı. Bu acı tabloya yine çok değer verdiğimiz can dostlarımızı da kaybediyoruz.
Bunlardan biri de çok değer verdiğim ve sevdiğim can dostum Ahmet Kaya idi. Yıllar önce Diyarbakır'dan ayrılıp İstanbul Cağaloğlu'nda Cumhuriyet Gazetesi ve ardından matbaa ile basın sektörüne yıllarını veren Ahmet Kaya'nın Kule dibindeki işyeri İstanbul'a gittiğimde en uğrak yerimdi. Salgın nedeniyle işyerini tasfiye eden ve kurallara çok riayet eden Kaya, ne yazık ki bu hastalıktan kurtulamadı. Hafta sonu ortak arkadaşımızın bir beni arayıp, ''Bugün Ahmet'i de toprağa verdik'' sözleri karşısında adeta yıkıldım. 15 gün önce görüştüğümüz ve görüşmemizden hemen sonra rahatsızlanıp kurtarılamayan Can Dostum Ahmet Kaya için duygularımı ifade edemiyorum. 13 yıl önce Batman'a gelip ağırladığım Ahmet Kaya'dan sadece bu resim hatıra kaldı. Kaya için ne yazarsam kafi gelmeyeceğini çok iyi biliyorum.
Toprağım ve Can Dostum ile tüm değerlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Seni ve Senin gibi değerlerimizi asla unutmayacağız…
