Kentlerin tanıtımı önemli
Nedim ARSLAN
-
Geçtiğimiz günlerde Hakkari'nin Çukurca ilçesinde düzenlenen 'foto safari ve doğa sporları' etkinliklerinin ikicisi yapıldı. İçişleri Bakanlığı, Hakkari Valiliği, Çukurca Kaymakamlığı ve Belediyesinin ürettiği projenin ikincisi ülke çapında ses yaptı. Festival kapsamında ilçenin farklı noktalarında yamaç paraşütü, kaya tırmanışı, rafting, off-road ve bisiklet turları düzenlendi.
Festival için ilçeye gelen onlarca TV. programcısı, gazeteci, 320 profesyonel fotoğrafçı, doğa tutkunları bölgenin doğal güzellikleri ile buluştu. Günlerce TV. ve gazetelerde ilçenin doğal güzellikleri tanıtıldı. Çukurca'daki festival gibi bölgemizin birçok il, ilçe ve beldelerinde yapılmakta. Bu tür etkinlik ve festivaller beldelerin tanıtımına büyük katkı sağlamakta.
Bölgemizde bu güzel gelişmelere gıpta etmemek elde değil. Petrolün başkenti olarak bilinen 600 bin nüfuslu Batman’da tanıtımlarla ilgili maalesef bir 'tık' bile yok. Yılda bir mobilya ve inşaat fuarına ek olarak yapılan kitap fuarı dışında bir hareketlilik yok. Üniversitenin gittikçe kaybettiği öğrenci sayısı, sezon itibariyle arttırılması beklenen uçak sefer sayısının düşürülmesi, sanayi adına bir gelişimin olmaması gibi Batman' kan kaybettiriyor.
Bunların en büyük kanıtı ise 9 günlük uzun bir bayram tatilinde birçok yerli turistin Güneydoğu turlarını tercih ettiğini televizyon ve gazetelerde yer almakta. Tercih edilen iller arasında Şanlıurfa, Diyarbakır, Adıyaman, Van ve Mardin illeri. Düşünün 15 bin yıllık bir geçmişi olan ve birçok medeniyete beşiklik etmiş Hasankeyf bir mirasınız var ama sahip çıkamadığınız için Batman ve Hasankeyf'in adı anılmıyor bile. Ne acıdır değil mi?
Oysa Hasankeyf'e gelen bir misafirinizin oturup dinlenebileceği bir mekanının olmamasının yanı sıra bir çay sunumu bile yapacak bir elemanın bile yok. Şahıslara ait mekanlar orta çağdan kalan işletmeler gibi hizmet vermekte. Hal böyle iken yerli ve yabancı turist Hasankeyf'e uğramaz oldu. Bazı beldelerin 100 yıllık bir geçmişleri olmamasına rağmen sadece bir şelalesi ve farklı bir eseriyle binlerce kişiye ev sahipliği yapmakta. Hasankeyf'te tarih yerinden taşındıysa bile turizme kazandırılması kaçınılmaz olmalı. Yöredeki işletmeciler günübirlik kazanç peşinde olmamalı. Esnaf Odaları, Kültür Turizm ve Hasankeyf Belediyesinin artık bu konuya el atması gerekmez mi?
TRAFİK KURALLARI TANINMIYOR
Batman'daki trafik keşmekeşliğine bir yenisi daha eklendi. Yıllardır trafik düzeninin olmadığı Batman'da farklı alanlarda otoparkların yetersizliğinden ve bazı sürücülerin de otoparkları kullanmadığından kaldırımlar bile işgal edilmekte. Kavşak ile trafik ışıklarını takmayan, kural takmayan sürücülere yayalarda eklendi. Trafikte yapılan yeni düzenlemeler yayalar tarafından yanlış anlaşılmış gibi. Işıklı kavşaklardan geçen yayalar kırmızı ışığı takmayıp kendilerini yola atınca kazalar da kaçınılmaz oluyor. 
İçişleri Bakanlığı’nca 2019 yılının 'Yaya öncelikli trafik yılı' ilan edilmesinin ardından ülke genelinde 'Öncelik Hayatın, Öncelik Yayanın' sloganıyla kampanyalar başlatılmıştı. Düzenlemeye göre, araç sürücüleri, görevli veya trafik ışığı bulunmayan ancak trafik işareti veya levhalarıyla belirlenmiş kavşak giriş ve çıkışları ile okul geçitlerine yaklaşılırken yavaşlamak, buralardan geçen veya geçmek üzere olan yayalar varsa durarak ilk geçiş hakkını onlara vermekti.
Batman'da ise durum çok farklı. Kentin bir çok ışıklı kavşağında yayaya kırmızı ışık yanmasına rağmen yola atlayan vatandaşlar oluyor. Haliyle bu durum sürücü ile yayalar arasında gerginliklere de neden oluyor. Turgut Özal Bulvarındaki birçok ışıksız yerde yaya geçince arabaların normal seyrinde bile caddeye atlayan vatandaşların uygulamayı yanlış anladığından kazalarla burun buruna kalıyor. Birçok sürücü, yetkililerin bu soruna bir çözüm bulunmasının gerektiğini söyleyerek yayaların ve sürücülerin ışıklara riayet etmelerini istiyor.
