MEMLEKETİN MAKÛS KADERİ
Nedim ARSLAN
-
Petrolle ünlenen bu kent, üstüne koymadan yoluna devam ediyor. Bir türlü büyük bir köy ve ilçe statüsünü üstünden atamayan 650 bin nüfuslu Batman'ın bir yakasında lüks hayat sürerken ve daire fiyatları 900 bin ila 1 milyon TL’ye dayanırken, varoş bölgelerde sefalet ve yokluk baş gösteriyor. Esasında bu iki yüzlü yaşam hemen hemen bir çok vilayette doğal olarak görülüyor!
Kentimiz geçmişte TPAO'nun katkısıyla büyüyüp ünlenirken hala birçok noktada köy ve ilçe kuralları geçerli. Birkaç örnek vermek gerekirse; Trafik akışı, park sorunu, ticaret ahlakı, çevre temizliği, yeşile verdiğimiz önem ve komşuluk ilişkileri gibi. Bunlar yetmezmiş gibi birçok kurum ve kuruluşta kemikleşmiş dost ahbap ilişkileri (adamcılık) şehrin yıllarını çalıyor. Bugün Batman'da birçok kamu kurumu başta olmak üzere birçok iş kolunda, deyim yerindeyse yandaşlara iş paslanıyor! Her ne kadar kendi web sayfalarında alım sayfası olsa da bu bir nevi makyaj olarak kullanılıyor. Her defasında, bir şekilde kılıfına uydurarak yandaşlara servis yapılıyor. Saf ve hakkıyla çalışan esnaf maalesef bu alımlardan faydalanamıyor.
Batman Belediyesi'nin doğrudan teminler bölümüne baktığınızda 2019 yılının 5. ve 6. ayından bu yana hiçbir talep ve alım yapılmadığını göreceksiniz. Bu durum sadece Batman Belediyesi’nin şimdiki yönetimi ile ilgili değil, hangi yönetim gelirse gelsin hepsi bu yolu tercih ediyor. Bakıyorsunuz, bir taraftan Batman Belediyesi her hafta birçok etkinlik düzenlerken diğer yandan Batman Valiliği'nin de onlarca etkinlik ve programları var. Bu alandaki ihtiyaçlar kimler tarafından yürütülüyor? İnanın bu konuyu yıllardır çözmüş değilim ama bildiğim tek şey düzenin bozulmadan ihtiyaçların el altında karşılandığıdır.
Nüfusu 650 bine dayanan bu kentte ne yazık ki bazı kurallar değişmiyor, yani şeffaflık mum ışığıyla aranıyor. Buna benzer olaylar sağlık kuruluşları ile farklı kurumlarda da aynı şekilde işliyor. Tabii bunun en büyük seyircisi de esnaf odaları ve esnaf temsilcileridir. Dileğimiz bu pandemi döneminde can çekişen esnaflara hakkıyla alımların sunulmasıdır.
CAYDIRICI CEZA OLMAYINCA!
Ne gariptir ki; bu memlekette suç işleyenlere ceza yok!
Hafta sonu Mersin’de televizyon ekranlarında yayınlanan haberi muhakkak görmüşsünüzdür. Piyasaya sahte dolar sürmek için müşteri aradıklarının istihbaratını alan Jandarma ekipleri, 4 şüphelinin kimlik bilgilerini ve kullandıkları aracı tespit ederek takibe başladı. Yapılan takip sonucunda, şüphelilerin ellerinde bulundurdukları sahte ABD dolarını piyasaya sürmek isterken jandarma tarafından düzenlenen operasyonla suç üstü yakalandı. Operasyon sonucu arabanın bagajında destelenmiş banknottan oluşan 1 milyon 800 bin sahte ABD doları ve para sayma makinası ele geçirildi.
İşin tuhaf tarafı ise gözaltına alınan şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece, adli kontrol şartı ile serbest bırakıldılar.
Buna benzer bir olay ise her yıl Batman'da yaşanmıyor mu?
Her yılın Eylül ve Ekim ayında Bismil ve Silvan yöresinin çiftçilerinin mısır anızlarını yakarak Batmanlılara eziyet çektirmeleri suç değil mi? İnsanları sağlığından eden, binlerce canlının ölümüne sebep olan ve Batman-Diyarbakır karayolunda ölümlü kazalara sebebiyet veren bu canilere caydırıcı ceza verilmediği sürece bu kentin duman altında kalacağı pek açık değil midir? Bu hırsız, kalpazan ve can düşmanlarına neden müsamaha gösterildiğini hiç ama hiç anlamış değilim.
Sağlıklı bir hafta dileğiyle...
