08 Mayıs 2024 - Çarşamba

SEYYAH MİSALİ

SEYYAH MİSALİ

Yazar - Yusra AYDIN
Okuma Süresi: 3 dk.
Yusra AYDIN

Yusra AYDIN

-
Google News

Gölgeliğe ihtiyaç duyuyoruz çoğu zaman. Sessiz bir vaziyette varlığımızı dinlemeye, kalabalıktan sıyrılıp içimizdeki sese kulak vermek istiyoruz.

Çevreden gelen yankılara kulağımızı tıkamak, kelimelerimizi boşa sarf etmeden nefesimizi yormak istemediğimiz birçok ândan geçmek istiyoruz lakin farkında olmadan kayboluyoruz tekrar sıyrılamadığımız o ândan.

Hoşlanmadığımız birçok tavır , duymak istemediğimiz birçok söz , ödün verdiğimiz birçok hakikat, çoğu zaman sınırları zorlar bir şekilde varlığa ders oluyor aslında.

Ders olduğu gibi yoruyor da dozunda.

Biricik olmak istediğimiz gezegenimizde git gide daha da yoruluyoruz . Bir olmak için belli zorluklardan geçmemiz gerektiğini anımsatan, gerçek gibi görünen yanılgıyla yüzleşiyoruz sonuç olarak.

Bu süregelen tekrarlar, mevcudiyet göstermeye devam ediyor ânlarımızda.

Biraz da benliğimizden bahsedelim;

İhtiyaç duyulanın yalnızca somut bir objeymiş gibi bilindiği bir yayılım mevcut zihinlerde.

Ancak bazen ihtiyaç duyduğumuz belki de aklımıza hiç gelmeyendir. Kuytu bir köşe de sakladığımız ya da saklamak zorunda hissettiğimiz duygulardır.

Bilmediğimiz, hissetmediğimiz ve bir noktada hissedilmediğimiz bir döngüden habersiz yaşar ya da yaşamak zorunda kalırsak, önceliğimiz maalesef göz önünde aktarılan ya da olması zorunluymuş gibi lanse edilen maddi nesneler oluyor.

Günümüz algısında; her şeyin en güzeli, lüksü, markası maalesef ihtiyaçmış gibi gösteriliyor. İnsanlar, bunca kalabalığın ortasında 'tamamlanmış hissediyor' gibi görünmeye çalışıyor olsa da onları huzursuz eden 'olmayışları' unutuyorlar aslında.

Çabayla elde edilen mutluluğu. Samimiyetle az ama öz olan muhafaza edilmiş yaşamı unutuyorlar.

Eksikliklerini daha iyi olanıyla kapatmaya çalışıyorlar.

Defalarca ve çabalamadan.

Ve yine farkında olmadan bu sefer kendi varlıklarında, eksiklik, durgunluk yaşıyorlar.

Başa dönüyor döngü.

Tekrar yoruluyor beden ve zihinler.

Günün notu;

Kalıplaşmış anlayışlar var. Çoğunluğun arzu ettiği ve yanlış eylemlerin herkesçe onaylandığı yanlış kabullenişler.

Dönüp bakmıyor varlığına kimse, görmüyor kendini.

Aynaya bakıyor yalnızca kusur ve sebep bulmaksızın.

Bir seyyah misali benliğimizde yolculuğa çıkma vaktidir belki de.

Kalp odacıklarımızı çiçeklerle donatıp ferahlatma ânına şahit kılma zamanı ya da.

#
Yorumlar (2)
Hacer Bingöl
09.05.2024 08:21
Bir mısra bulmak kendini diyorum , ne acayip oysa kaybolduğunu sanıyordum kendimi. Teşekkürler
Hicret
09.05.2024 01:01
Kalemine yüreğine sağlık
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.