31 Aralık 2024 - Salı

BAĞIRGAN KELİMELERİN SESSİZLİĞİNDE

BAĞIRGAN KELİMELERİN SESSİZLİĞİNDE

Yazar - Yusra AYDIN
Okuma Süresi: 3 dk.
Yusra AYDIN

Yusra AYDIN

-
Google News

'Sevgisini göstermek için en bağırgan kelimelerle konuşuyor şimdilerde insanlar, oysa sevgi muhtemel ki daha çok içinden konuşan insanları seviyor.'

Sevginin dili olsaydı neler söylerdi onu sahiplenen , sahiplenmek isteyen , ondan yoksun kalan insanlara ?

Şimdi ve geçmiş zaman kalıplarında sevgiyi farklı kılan neydi ? Değişen , sevgi değildi elbette ; onu ifade etme gücüne sahip insandı . Bizlerdik.

Yazarın 'bağırgan kelimeler' ifadesi , derine inince şimdilerde mevcut bulunan birçok duyguyla harmanlanmış kelimeleri özetliyor bizlere . Sevgi , saf mevcudiyetini yitirdiği için insanların başvurduğu yüksek sesler devreye giriyor ve bu da fark edilme arzusunu aktifleştiriyor .

Şimdilerde 'Samimiyetin' tam olarak ne ifade ettiğini anlayamıyor ve üzerine düşünemiyoruz . Vakit elimizden kaymasın diye hızlı hareket ettiğimiz her saniye , farkında olmadan dinginlik sağlayan her eylem ve duygudan yoksun bırakıyor bizleri. Düşünüp , üzerinde kafa yorduğumuzu sandığımız ayaküstü hâller , bizi esir alıyor zamanın bitmeyen döngüsünde.

Savruluyoruz saatler ilerledikçe , ilerlediğimizi düşünerek.

Oysa şimdilerin tıpkı eskiler gibi dinlenmeye ihtiyacı var. Anlaşılmaya , hissedilmeye.

Şimdiler ; tükenmek , tüketmek ve tüketilmek için birçok sebep bulup yanlış yolda heba ediyor varlığını yahut çabasız bir şekilde gömülüyor benliğine , yalnızlığıyla beraber.

Yanlışların cevaplarını düzeltebileceğimiz konforlu , gelişmiş bir çağda zorluk yaşamak ; rahatlığın vermiş olduğu bir gerçek olsa gerek .

Rahatlık dediğimiz durum , bazen en ağır yorgunluk bedenlerde . Bununla beraber zihinleri de yoran bu hâl , uçsuz bucaksız dehlizlerde irademizi özgür bıraksa da hareket anına geçtiğimiz vakit , bir kısıtlama sunuyor bizlere .

Sunulan her rahatlık , hissedilip göründüğü gibi değildir aslında . Dışarıdan yansıyan ile içe tezahür eden , her vakit farklıdır . Zor olanda bunu idrak edip ancak kabullenememektir.

Günün notu ;

İnsanın yönelebileceği her duygu , eşyalar gibi tükenebiliyormuş . Zaman ırmağında akış ilerlerken her akışta daha da olgunlaşıyor insan . Adımlar daha temkinli , kararlar ve hisler ise daha bir yerinde . Sonu olmayan tek hakikatin ise Yaratıcı olduğunu ve tüm sonsuz sıfatların ona ait olduğunu idrak ediyor yine , yeniden insan.

Ruh ve bedeni ağırlaştıran düşüncelerden sıyrılma vaktidir belki de.

Sevgiyi olduğu gibi anımsayıp çaba değil de özen göstermektir yahut.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.