BATMAN UÇUYOR
Nedim ARSLAN
-
İşsizliğin başkenti olarak bilinen Batman geçtiğimiz haftalarda yine korona virüs vakalarıyla Türkiye sıralamasında da ilk sırasında yerini alarak Türkiye şampiyonluğunu da elde etmişti. Bir çok alandaki rekorları elden bırakmayan kentimiz emlak piyasasındaki astronomik rakamlarla ününü duyurmaya devam ediyor.
Yatırım alanlarının yetersizliğinden dolayı işsizliğin başkenti olarak bilinen Batman 650 binlik nüfusuyla adeta her alanda S.O.S vermeye devam ederken emlak piyasası ise ülkenin en gözde bölgelerinin piyasasını geride bırakıyor. Dünyanın bile turizm beldesi olan Antalya, 20 milyon nüfusuyla dünya kenti olan İstanbul, ülkenin en gözde şehirlerinden Eskişehir, Ankara, Bursa, İzmir ve Muğla gibi onlarca kent istihdam ve doğal güzellikleriyle en gözde ve cazip merkezler olmasına rağmen emlak piyasasında Batman'ın çok gerisinde! Son günlerde haber kanalları ve sosyal medya hesaplarında yine Batman'daki kiralar konuşulmakta. Bazı bölgelerde yeni yapılan daire fiyatlarının 1 milyon üzerindeki fiyatların yanı sıra yine kentin GAP, Belde, Çamlıtepe ve Gültepe semtlerindeki sadece 50 metrekarelik 1+1 kira fiyatları 1.500, 2+1 2.000, 3+1 3 bin ila 4 bin TL. arasında!
İşsizliğin had safhada olduğu, çalışan insanların çoğunun asgari ücretli olduğu bir kentte vatandaşlar geçim derdine düşerken bu astronomik rakamlar da nereden gelmekte. Asgari ücretle çalışan bir vatandaşı da bir kenara bırakalım, çalışan bir memur bile bu kirayı karşılayacak durumda değil. Bir çok alanda kontrol mekanizmasının olacağı gibi inşaat, daire ve kira fiyatlarını denetleyen bir birim olduğu hepimizin malumu. Peki bu birimler neden harekete geçip kontrolü sağlamıyor. Batman piyasasının emlak fiyatlarını denetleyen bu birimin sahaya inip çalışma yapması gerekmez mi? Bölgemiz ve kentimizde yaşanan bunca ekonomik sıkıntı ve denetimsizlik nereye kadar sürecek.
BU YETKİYİ KİM VERDİ SİZE ?
Son dönemlerde elektrik faturalarının cep yaktığı Batman'da bir yandan da vatandaşın malı yeşil alan ve parklar DEDAŞ tarafından adeta gasp ediliyor. Kent merkezindeki bir çok bölgeyi alt yapı çalışmaları adını yürüttüğü proje dahilinde en ufak bir yeşil alan ve parklara devasal trafolar yerleştiren DEDAŞ'a bu yetki kim ve kimler tarafından verildi.
Hala bir çok alanda bu çalışmaları sürdüren enerji kurumu park, bahçe, yeşil alan dinlemeksizin trafolar kurmaya devam ediyor. Tamamen özelleşen ve devletle bir ilgisi kalmayan bu kurum halkın park ve yeşil alanlarını kendi malı gibi kullanması ne kadar doğru? Her ay vatandaşın cebini yakan DEDAŞ işgal ettiği alanların vergisini veriyor mu? Sonuçta ticaret yapan ve para kazanan bu kurum işgal ettiği alanların da vergisini tıkır tıkır ödemeli. Bazı mahallelerdeki küçücük alanlara bile trafo diken bu kurum yarattığı tehlikenin de farkında olmalı.
