27 Aralık 2025 - Cumartesi

ESKİ KUŞAK VE Z KUŞAĞI

ESKİ KUŞAK VE Z KUŞAĞI

Yazar - AZİZ ARSLAN
Okuma Süresi: 5 dk.
AZİZ ARSLAN

AZİZ ARSLAN

-
Google News

Dünya değişiyor, dönüşüyor. Bilim ve teknoloji gelişiyor. Elbette toplumlar da bizde bundan doğal olarak etkileniyoruz. Eskiden oğluyla ve torunuyla aynı dili konuşan, ebeveynlerin bugün oğullarıyla ve torunlarıyla aynı dili konuşabilmesi ve bir noktada buluşması artık imkânsız.

Bir diğer tehlike de sahip olduğumuz dini inancımızın, örfümüzün, adetin ve sosyal mirasın giderek aşınması ve nihayetinde kaybolması.

Meselâ...

Eski insanlar,

Eski evler,

Eski yemekler,

İçimde hep eskiye karşı bir özlem var.

Geçenlerde eski mahalleme gittim.

Çocukluğumun geçtiği eski ev avluda duruyordu.

Gelecekle geçmişin muhasebesini yaparken zamanın gözlerimin önünden bir film şeridi gibi geçerken; Eski insanlar "eski toprak" diye vasıflandırdığımız insanlar; mânen ve madden güçlü oluşları, hastalıklara ve hâdiselere tahammülleri, din-diyanetlerine düşkün olmaları, hayata karşı dirençlerine gıpta ile baktığımız bu insanların daha saf, daha temiz oluşlarını hatırlattı bana.

Şimdi gelelim; "Z Kuşağına" telefonsuz, tek kanallı siyah beyaz televizyon, okullarda siyah önlüğü ile bilgisayarsız bir hayatı hiç görmeyen ve kolaya kaçıp; hiç bir sorumluluk üstlenmeyen ve fazla zaman isteyen işleri sevmeyen, arkadaş ilişkileri diğer kuşaklarda olduğu kadar kuvvetli olmayan ve odalarında tek başına yaşamayı seven; bırakın komşu teyzenin verdiği salçalı ekmeği yemeyi, alt ve üst komşularının kimler olduğunu bile bilmezler. Çok hareketli, hiper aktif, mutsuz, doyumsuz, çok tüketen, savurgan, uyumsuz, vursan "güm güm" ses çıkaracak davul gibiler.

Kıymetli okurlarım!

Problem büyük! Risk almayan, hayatın sorunları ile yüzleşmeyen ve isteklerini kısa bir sürede elde etmeyi arzulayan "Z kuşağı" gayri resmi ve bireysel iletişim, sosyal medya ve dijital platformlar hayatlarının ayrılmaz bir parçası durumda. Öğretmenler "Z kuşağı" okullarda adeta bir damga işlevi gördüğünü ve her türlü sorunun kaynağı olarak "Z kuşağı" gençlerin görüldüğünü söylüyorlar.

Sonuç olarak...

Saydığım bu başlıklardan belki de en önemlisi maneviyattır. Z kuşağı diğer kuşaklara göre daha az inanıyor ve dinî ritüellerde daha az yer alıp uyguluyor. Nitekim okullarda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin klasik anlatımlarla tatmin olmayan "Z kuşağı gençler" deizm ve ateizme yönelmelerine ilişkin olarak hayatlarından dini çıkarmayı seçiyorlar ve işe yarayan şeyi değiştirmeye ihtiyaç duymuyorlar! Nitekim Müslüman kabul edilen kitle içerisinde çocuklarını yetiştirebilecek kapasitede olan ebeveynler maalesef ki çok azdır. En üzüntülü olanda çarşaflı veya tesettürlü annelerin, namazlı, sakallı babaların da çocuklarına verebilecekleri çok fazla bir şeyleri yok.

Bediüzzaman Hazretleri’nin ifadesiyle;

“Bazı ehl-i gayret ve hamiyette de meyl-i tahrip meleke olmuş; tâmire pek alışık değildir. Bazı ehl-i tecrübe ve tâmir ise, eskisine bir derece meyil ile, istidatları pek müsâit değildir. Demek, bize bir nesl-i cedîd lâzımdır.”

Sevgili okurlarım farkındaysanız; yukarıdaki sözlerimin hiçbiri, aslında problemin çözümüne dair değil. Sorunun çözümünden önce gelmesi gereken esas idarecilerimizin gençlerin dini-inanç eğitim bağlamında çözüm üretmeleri için dikkat çekmeye çalışıyorum.

Sözün özü şu ki; Toprağın suyla birleştiği gibi; kana kana gece ve gündüz maneviyât içmeli, bu Z kuşağı.

Peki bu "Z kuşağı" kana kana maneviyâtı nasıl içmeli sorusuna ilişkin bizleri yönetenler kafa yormalı ve çözümler üretmeli.

Dolayısıyla gençlerde ki bu gidişat hiç hayra alamet değil.

"Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete"...

Vesselâm.

#
Yorumlar (2)
M.N
27.12.2025 22:57
Aziz hocam Allah razı olsun güzel bir yazı.
Devran. N
27.12.2025 22:22
Sayın yazarım tespitler tam yerinde kaleminize sağlık.
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları