CAMİ İMAMLARINA HAKSIZLIK YAPILMIYOR MU?..
CAMİ İMAMLARINA HAKSIZLIK YAPILMIYOR MU?..

AZİZ ARSLAN
-Meslek gruplarına yönelik, önyargılı tutum ve eleştirel davranışlarda bulunan insanları hayatımızın her alanında görmek mümkün. Özellikle bilişsel eleştiri ve önyargılardan en çok nasibini alan meslek gruplarından biride Cami imamlarıdır...
Sevgili okurlarım, bu konu ile alakalı bir empati yapmak istiyorum? Mahallemiz de, bulunan Cami'de kısa süreliğine hayalen kendimizi imamın yerine koyalım!? Özetle imamlık vazifesini yaparken, yaşayacağımız zorlukları, baskıları ve sıkıntıları tek tek gözler önüne sermiş olacağız!..
Şöyle ki...
Akşam ile yatsı namazı arası az bir vakit olduğundan, gelen yaşlı Cami cemaatine merdivenlerde takılıp, düşmesin diye, aydınlatma lambasını açık bıraktım. Cami cemaatinden birisi, hoca bu ışıkları neden açık bırakıp israf ediyorsun? Allah’tan kork dedi...
Ertesi gün; Aydınlatma lambalarını açmadım! Cami cemaatinden, hoca aydınlatma lambalarının parası babanın cebinden mi? Çıkmıyor! Faturayı devlet ödüyor niye lambaları açık bırakmıyorsun? yürürken önümüzü görmüyoruz! Düşüp bir yerimizi kırmayalım dediler...
Başka bir gün; Namaz ve orucun faziletlerini anlattım. Hoca din sadece Namaz ve Oruçla olmuyor. Neden dürüstlük, adalet gibi kavramlara değinmiyorsun? dediler...
Ertesi gün; İslam'ın ilk emrettiği, adalettir, haktır, hukuktur ve dürüstlüktür. Bu kavramları dile getirdim! Hoca kıldığımız namazı ve tuttuğumuz orucu hafife mi alıyorsun? dediler...
Teravih namazını kıldırırken, hoca teravihi ağır kıldırıyorsun? Üst mahalledeki hoca çok hızlı kıldırıyor. Bu teravih namazı bu kadar uzun uzadıya olmaz ki! dediler...
Ertesi gün teravih namazını hızlandırmaya çalıştım. Hoca yavaş! Hızına yetişemiyoruz? Uçuyorsun dediler...
Kur'an kursuna gelen çocuklarla caminin arka bölümünde top oynadım, onların ortamlarına girdim, çocuklar Kur'an okumak için daha çok camiye gelsinler diye. Cami cemaatinden; Hoca çocuk musun? Camiyi futbol sahasına çevirdin dediler...
Cami cemaatinin yaşlılarıyla oturup sohbet ettim. Ailevi problemler yaşadıklarını ve yardımcı olmam için rica ettiler! Evlerine gittim; Hoca sen de, falancanın evinden çıkmıyorsun! dediler...
Zinanın, içkinin, kumarın ve faizin çok büyük günahlar olduğunu söyledim. Hoca bunları bize değil, devlete anlat! Devlet engel olsun dediler...
Cami cemaatinden düğün mevlit yemeğine davet edildik. Mevlit yemeğini önümüze koydular yedik. Bu hocalar işlerini biliyorlar! Güzel yemekler nerdeyse, onlar orada dediler...
Ayın 15'inde maaşımı bankadan çekerken, MaşaAllah hayat size güzel!... Hoca olmak varmış. Salla başı, al maaşı dediler. İstifa edeyim, gelip sizin yanınızda çalışayım dedim. Hoca sen bu işlerden anlamazsın? Senin yerin camidir dediler...
Hoca, nikahımızı kıy evlenelim dediler, resmi nikah yok! Bu olmaz dedim. Valla hocam o zaman günahlarımız senin boynuna dediler? Nikahı kıydık ayrıldılar, Savcılık gel bakalım buraya dediler...
Caminin ihtiyaçları için para topladık, hoca bu diyanet'te her zaman bizden para topluyor? Bu paralar nereye gidiyor diye, hesaba çektiler...
Kimileri camide siyaset yapma dediler...
Kimileri bize tağut'un memurları dediler...
Kimileri arkamızda namaz kılınmasını tartıştılar...
Kimileri bize, Cumhuriyet düşmanı dediler...
Kimileri, söylediklerimizi alıp Müftülüğe şikayet ettiler...
Velhâsıl; Kimseye yararlanamıyoruz!?...
Sevgili okurlarım, imamlarımızın hali pür melali durumlarına ilişkin, empati yaparak imamlık mesleğini hayalen kısa süreliğine, ifa ederken! Karşımız da, cami cemaatinin adeta, bir mahkeme hakimi gibi sorguya çekmeleri ve baskı altında tutmaları olacak iş değil?!..
Hâsılı; Cami imamlığı yapmak ne zor bir zanaat imiş?...
Dolayısıyla; Cami imamlarımıza karşın bilişsel eleştiri ve önyargılarımızı değiştirerek, daha fazla anlaşılır ve sağlıklı ilişkiler kurmamız açısından hocalarımıza yardımcı olma gerekliliğini buradan ifade etmiş olayım.
Mevlânâ diyor ki...
"Yükselirken kırarak çıkarsan, inerken tutunacak dal bulamazsın. Ey can, kimseyi kırma, sözden ağırı yoktur, beden çok yükü kaldırır, ama gönül her sözü kaldıramaz."
Selam ve dua ile.