Batman’ın Ankara’daki sahipsizliğini yaşadım
M. Latif YILDIZ
-
Ankara’da coğrafi ürünler fuarında 81 il içinde Batman dışında 80 il vardı ve Mardin standında ağırlandım. Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından gerçekleştirilen ‘2. Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi 19-20-21 Eylül tarihleri arası 3 gün sürdü.
Zirve kapsamında 6 yabancı ülke ve Ankara Valiliği başta olmak üzere bir çok ilin Valilikleri, Belediye, Oda ve Borsalar ve Sivil Toplum Kuruluşları stant açarak etkinlik programında yer aldılar. Stantlarda ülke, bölge ve yörelerin yöresel ve geleneksel ürünleri sergilenirken Fuarda 3 kez tur attım ama Batman standını bulamadım.
Mardin standı zengin coğrafi yöre ürünleri ile göz doldurdu.
Yerli ve yabancı alım heyetleri stantlardaki ürünler için ilişki kurdular. Zirve boyunca yüzlerce iş görüşmesi gerçekleşti. İspanya, Portekiz, Brezilya, Lübnan, Bulgaristan, Malezya başta olmak üzere yabancı ülke temsilcileri de zirve ve fuarı ziyaret etti.
Zirvede gerçekleşen etkinlikler, defile ve konserler davetlilere hoş anlar yaşattı. Zirvede Kars kaşarından, Malatya kayısısına, Hatay'ın defne sabunundan, Pervari balına, Mardin’in meşhur kaburga ve kuru yemişlerine kadar Türkiye'nin farklı ve zengin coğrafyasından ürünlerin zenginliği binlerce ziyaretçinin ilgisini çekti. Coğrafi İşaretli Ürünler ayrıca Konferans Programı, Eğitim Kampları, Coğrafi İşaretli Ürünler İhtisas Fuarı, B2B Toplantıları, ikili iş görüşmeleri ve daha birçok etkinliği bir arada barındıran 2. Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi ile katılımcılara coğrafi işaretler alanında daha fazla bilgi ve deneyim edinme, gelişmeleri anlama, network ve ticari ilişkileri geliştirme gibi çok yönlü avantajlar sağladı.
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, zirveyi değerlendirirken: “Coğrafi işaret alabilecek 2 bin 500 ürün potansiyeli ile Türkiye, dünya pazarından 20 milyar dolarlık pay alabilir. Ankara’yı coğrafi işaretli ürünlerin de Başkenti haline getirmek istiyoruz” dedi.
Zirveyi bir Batmanlı (Gercüş Cümeylin doğumlu) olarak ben de ziyaret ettim. Fuarda 3 tur attım. Köşe bucak gezdim. 81 il içinde bir tek Batman’ın standı yoktu. 1952 yılında Batman’a yerleşen hayatta kalmış 5-10 kişiden biriyim; üstüne üstlük emekli öğretmen, gazeteci, yazar olarak çok üzüldüm. Batman bu kadar sahipsiz mi demekten kendimi alı koyamadım.
Ben de eski bir Mardinli olarak (Gercüş Osmanlı’dan beri Mardin’e bağlıydı.) Mardin standına uğradım. Sağ olsunlar kim olduğumu bilmeden oturtup İzzet ikramda bulundular. Kendimi tanıttıktan sonra kızım, eşim ve torunumu da ağırladılar.
Ama Batman standının olmayışı içimde bir ukde olarak kaldı. Dilerim Batmanlı yönetici ve idareciler bu yazımdan bir ders çıkartır.
