65. NASREDDİN HOCA ŞENLİKLERİNDE GÖL YERİNE ÇAY’A MAYA ÇALMAK
65. NASREDDİN HOCA ŞENLİKLERİNDE GÖL YERİNE ÇAY’A MAYA ÇALMAK
M. Latif YILDIZ
-Uzun zamandır dünya mizahının, fikir ve düşünce insanı dünya kültürüne mal olmuş halk filozofu Nasreddin Hoca ile ilgili yazı yazmadım. Bu gün (29 Haziran) Kayınbiraderim Behzat 65. Uluslararası Akşehir şenliklerinin her zaman olduğu gibi 5 – 10 Temmuz tarihleri arasında yapılacağını bir poster ve de programını whatsaptan attı.
Akşehir’in Konya’ya bağlı bir ilçe olması; eşimin Akşehir’in yerlisi ( Minas - Monas) Akçeşme köyünün yerli yürüklerinden olması 40 yıla yakın şenliklere farklı bir ilgi duydum, Nasreddin Hoca şenliklerini yakından izleme imkânı buldum.
55 yıllık gazeteciliğimin 50 yılını Konya ve iç Anadolu bölgesinde yaptım. Yaygın (yani ulusal) medyada Günaydın, Sabah, Akşam, Star ve bölgesel Yeni Konya gazeteleri; ATV ve STAR TV adına şenliklerle ilgili haberler yaptım. Doğrusu son kez sosyal demokrat bir Başkanın düzenlediği şenlikleri izlemek isterdim.
Yönetenlerin ve çalışanların vaz geçilmez bir uygulamasıdır. Belli görevlerde bulunan kişilerin görev süreleri bitince göz ardı etmeyi alışkanlık haline getirirler. Bir gün aynı sonun kendilerini de beklediğini düşünmeden. Aktif gazeteciliğim bitti bitmesine amma yazarlık ve gazetecilik mesleği son nefese kadar devam eder. İşte bu ince çizgiyi ayırt edemedikleri için resmi davetiyem gelmedi. Yeni seçilmiş Belediye Başkanı beni tanımaz bilmez. Ancak tertip komitesi veya basın bürosu geçmişin etkinliklerine bir göz atabilirlerdi. ( Tabii 55 yılda neler olmuş, neler yapılmışı merak eden varsa.) Ya da Ankara’da bulunan Akşehirliler Derneği bir hatırlatmada bulunabilirdi. Çünkü akrabalarım aracılığı ile dernekle temaslarım vardı.
Neyse olayı kişileştirmeden şenlik için vermek istediğim mesajıma geçeyim. Yıllar sonra sosyal demokrat Belediye gündeminde uluslararası niteliğe uygun 65. Nasreddin Hoca Şenliklerin yapılması sevindirici. Zira Türk mizahının önemli taşıyıcı güçlerinden birisi olan Nasreddin Hoca; zeki, bilgili, sevimli, pratik zekâ sahibi, saf ve çıkarsız bir bilge olup, anne -baba-çocuk ve yetişkin rolleriyle toplumun kültürünü, engin zekâsı, dünya görüşünü ulus üstü yansıtmaya, davranışlarını, çatışmalarını çözümlemeye çalışan engin bir dehaydı.
Ancak davetiyede dikkatimi çeken ibretlik bir ayrıntı vardı. Yüz yıllarca Akşehir’in yanı başında gölü vardı. O göle şenliklerin düzenlendiği ilk günden itibaren maya çalınırdı. 1970 ve 1990 yılları arasında aktif bir gazeteci olarak şehre çok yakın bir balıkçı köyünden temsili Nasrettin Hoca göle maya çalardı. Yıllar için de gölün suları azalıp çekildikçe hali ile daha ileri noktalarda göle maya çalmaya başladık. Benim dönemimde hep göle maya çalındı. Akşehir çayına maya çalmak diye bir uygulama yoktu.
1990’li yıllara kadar Gölün kapladığı alan yaklaşık 350 km² idi. Aşamalı olarak yok olan göl 2008 yılında adeta bir çöle dönüştü. Havzalar arası su transferi, yanlış tarımsal uygulamalar. Çöp doldurma alanları, maden işleme artığı, kömür işleme faaliyetleri. Kaçak kuyular, kuralsız sulama teknikleri, göletler ve gölü besleyen nehirlerin üzerine inşa edilen yapılar. Göl sazlıklarının ticari emtia haline gelmesi, atık ve pis suların akıtılarak kirletilmesi; değişen iklim koşulları ile suları azalmaya başladı ve gölün kurumasına neden olduk.
Davetiye programında gördüm ki binlerce yıllık Akşehir ( Eber) gölü 1995- 2024 yılları arasında tamamen kurutmuşlar. Çok yazık. İnsanoğlunun vahşi bir yaratık olduğunun en bariz özelliğini Nasreddin Hoca’nın göle maya çalma yerine programda Akşehir çayına maya çalınacak yazmaları ile bu sonuca ulaştım. Akşehir’de suyu akan çay nerede merak ettim. Google baktım yok, bir iki tanıdığa sordum yok. Nasreddin Hoca Mezarlığı ile şehrin arasındaki kanal için çay yatağı diyenler oldu. O kanalda bildiğim kadarı ile gram su yoktur. Ben o kanalı bahar mevsimleri ve kışın su taşkınlıklarına karşı şehri koruyan diye bilirdim. Ve 2024 yılı meşhur Nasreddin Hoca göl yerine Çay’a maya çalacakmış. Hoca sağ olsaydı kesin bu duruma mizahi bir söz ile yüzümüze vururdu. Ne diyeyim ki, şenlikler hayırlı olsun.