EY ÖMER, EY SELAHADDİN NEREDESİNİZ!!!
EY ÖMER, EY SELAHADDİN NEREDESİNİZ!!!
AZİZ ARSLAN
-
Bir fotoğraf karesinde, bir profil resminde, bir video akışında Filistin/Gazzeli kardeşlerimizi gördükçe iki gözüm iki çeşme ağlarken kalbimi inciten endişelerle çaresiz bir şekilde çırpınmaktayım. Aklıma birden Halife Hz.Ömerin yaşadığı dönem geldi.
Anne babası şehit olan ve çadırda yaşayan çocuklar, açlıktan ağlaşınca; Nineleri kazanda taş kaynatıyordu.
"Ha pişti, ha pişecek..." diye onları oyalıyordu.
Hatırladınız değil mi? Ey Müslümanlar!
Aradan onbeş asır geçti.
İşte o nineler yine peydahlandı.
Gazzeli bir nine diyor ki:
"Ot pişireceğim, torunlarıma yedirecek başka hiçbir bir şey bulamadım..."
Gazzeli ninenin sesini duymuyormusun,
Ey Ömer neredesin?
Gök kubbe açlıktan ağlaşan çocuklarla inliyor.
Ey Ömer sırtında un çuvalı taşımıştın yetim çocuklara.
Ey Ömer senin, anahtarını alıp müslümanlara emanet ettiğin Filistin/Kudüs işgal edildi. Gazze ise bombalar altın da anneler babalar çocuklar sehit, ortalık kan gölüne döndü!
Senin tek başına yaptığını yetmiş iki islam milleti yapamıyor. Neredesin gel, Ey Ömer!
Allah'ın Aslanı Hz.Ali gibi kılıcını kuşanan cengâver Selahaddin Eyyubi sen neredesin gel!
Gel ki karanlık ufukta şafak söksün,
Meydanlar yiğit görsün.
Ey Selahaddin Eyyubi, hadi bekletme! Ne olursun gel!..
Sevgili okurlarım!
Nitekim dandik filmlerin bile kurtarıcı bir kahramanı var. Bu zulme karşı çıkacak iki milyar müslüman ümmettinin kör ve topal bir kahramanı bile yok?
Ne acı değil mi?
Gerçekten biz kardeş miyiz? Hiç bir kardeş, kardeşlerinin hunharca katledilmesine seyirci kalabilir mi? Dünyanın derdine düştük, fikirlerimiz dünyalık, konuşmalarımız dünyalık, fiillerimiz dünyalık, hayallerimiz dünyalık, mal/mülkümüz dünyalık ve netice itibariyle zillet içinde zillet.
Müslümanların bu sesiz gidişatı hiç hayra alamet bir durum değil.
Allah Teâlâ sonumuzu hayır eylesin.
Vesselâm.
