BATMAN’DA KALDIRIM İŞGALİ : YAYA HAKKI VE ERİŞİLEBİLİRLİK KRİZİ

Kaldırımlar, kamusal yaşamın ve yaya hakkının temelidir. Ancak Batman’da bu alanlar giderek işlevini yitiriyor. Yürüyüş alanı olması gereken kaldırımlar; kafeler, restoranlar, kahvehaneler ve bazı esnaflar tarafından adeta özel mülke dönüştürülmüş durumda. Artık bu kamusal alanların gasp edilmesine son verme zamanı gelmiş, hatta çoktan geçmiştir. Bu yalnızca bir düzen ihlali değil; aynı zamanda açık bir yaşam hakkı ihlalidir. Kaldırım işgali sadece ana arterlerde değil, Batman’ın en ücra mahallelerine kadar yayılmış durumda. Oy kaygısı uğruna kentlerdeki kaldırım işgallerine uzun süredir göz yumuluyor. Batman Belediyesi’nin başlattığı yol genişletme çalışmaları elbette önemlidir; ancak kaldırım işgalleri sona ermedikçe bu çabalar kent trafiğini kalıcı olarak rahatlatamaz.

Yayaların güvenliği ve trafik düzeni, yalnızca araç yollarını genişletmekle değil; kaldırımları gerçek sahiplerine-yani yayalara-geri vermekle sağlanabilir. Engelli bireyler, yaşlılar ve bebek arabasıyla yürüyenler için kaldırımlar neredeyse kullanılamaz hâle geldi. İnsanlar daralan kaldırımlar yüzünden araç yoluna inmek zorunda kalıyor; yola inen yayalar ise araç trafiğini aksatıyor ve kentte karmaşa büyüyor.

Küçük işletme, büyük işletme, siyasetçi ya da torpilli fark etmez-kaldırımı işgal eden hiçbirine müsamaha gösterilmemelidir. Büyükşehir olma yolunda ilerleyen Batman, çağdaş bir kent görünümüne ancak kaldırımlarını özgürleştirerek kavuşabilir. Batman Belediyesi, bu vahim tabloyu daha da büyümeden durdurmalı; denetimleri artırarak kaldırımları yeniden yayalara kazandırmalıdır.

Unutmayalım: Kaldırımlar, özgür kent yaşamının ilk adımıdır.