“Kendi gençliğimize sahip çıkmak zorundayız”

Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında son günlerde yaşanan vahşi cinayetler ve gençliğin içinde bulunduğu buhran ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak yetkililere seslendi.

Yaşam Yayın: 09 Ekim 2024 - Çarşamba - Güncelleme: 09.10.2024 10:32:00
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

TBMM’de basın toplantısı düzenleyen HÜDA PAR Sözcüsü ve Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, başta İstanbul Fatih’te yaşanan vahşi cinayetler ve genel olarak gençliğin içinde bulunduğu buhran ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Gençlerin buhranda olmasını kullanan bazı kesimler olduğuna dikkati çeken Ramanlı, gelecek neslin ihyası için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini belirterek başta hükümet yetkilileri olmak üzere tüm yetkililere çağrıda bulundu. “Geçtiğimiz günlerde İstanbul Fatih'te gerçekleşen ve iki kızımızın vahşice hayattan koparılmasına sebep olan cinayetler, gençliğimizin nasıl bir cenderenin içerisine sürüklendiğini gözler önüne seriyor” ifadeleriyle sözlerine başlayan Ramanlı, “Pek çok kesim sebeplerini konuşmak istemiyor. Konuşulmasını istemiyor. Hatta konuşulmaması için de bir gayret içerisinde. Ama hakikat, gençliğimizin her geçen gün daha kötü bir seviyede bir ahlaksızlıkla, maneviyatsızlıkla bir çürüme ile karşı karşıya olduğudur. Bu gerçeğe gözlerini kapatanlar, bu gerçeğin sebeplerine dair çözüm önerisi olmayanlar, gözümüzün önünde gençlerimizin eriyip gitmesine maalesef çanak tutuyorlar ve bunun adeta bir sebebi haline dönüşüyorlar” dedi.

Bazı kesimlerin sürekli mevzu bahis cinayetlerin ve türlü türlü intihar vakalarının sebebi olan hususların gündeme gelmesinden rahatsız olduğunu belirten Ramanlı, “Artık gerçeklerle yüzleşmemizin vakti geldi. Gençliğimizi maddi ve manevi olarak geliştirmekle yükümlü olan hükümet, yetkililer artık bu çürümeye bir son vermek zorundadır. Maalesef ülkemizde ahlaksızlığı bir siyasete dönüştüren, siyasal ahlaksızlık yapan bir kesim var. Ve bu kesim, sürekli bu tür cinayetlerin bu tür cinnetlerin ve türlü türlü intihar vakalarının sebebi olan hususların gündeme gelmesinden rahatsız. Tam aksine bu sebeplerin adeta koruyuculuğunu, kolaycılığını ve avukatlığını üstlenmiş durumdalar. Üstüne üstlük bu sebeplerin oluşturduğu vahşetlerin, cinayetlerin ve faciaların da sebepleri ve neticeleri üzerinden de siyasal istismarcılık yapmaktan da çekinmiyorlar. Bir yandan sebeplerini koruyup kollarken, onlara dokundurtmazken, öte yandan o sebeplerin verdiği neticeler üzerinden siyasal bir rant devşirmeye çalışıyorlar. Bu durum mide bulandırıyor” diye belirtti. Ramanlı, “Gençlik bizim gençler bizim. Geçtiğimiz gün Fatih'te surlarda o vahşi cinayeti işleyen Semih Çelik ve katlettiği İkbal ve Ayşenur kızlarımız da bu memleketin çocuklarıydı. Onları bu hale getiren sebepleri araştırmak bizim sorumluluğumuz değil mi? Gençliği maneviyatsızlığa sürükleyen, üstüne üstlük son dönemlerdeki ekonomik sıkıntıların etkisiyle buhrana sürükleyen bu çürümüşlük ortamını düzeltmek bizlerin görevi değil mi? Bu gençler bizim. Bakın işte bir yıldır Filistin'de yaşanan soykırımı konuşuyoruz. siyonist vahşetin ortaya koyduğu envai çeşit insanlık suçlarını konuşuyoruz. Ve bölgeyi bir ateş topuna dönüştürme emellerini konuşuyoruz. Ve artık hedefte Türkiye olduğunu dillendiriyoruz. Buna dair tedbirler almamız gerektiğini ifade ediyoruz. Ama kendi evimizin içini, kendi geleceğimiz olan gençliğimizi korumuyoruz” ifadelerini kullandı.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.