POLEMİK DEVAM EDİYOR
BÜ Rektörü Durmuşun, 22 STKya yanıtının ardından, sivil toplum örgütü temsilcileri basın açıklaması düzenledi.
Batman Üniversitesi Rektörü Aydın Durmuş’un, geçen hafta 22 STK temsilcilerinin gündeme getirdiği iddialara yönelik yanıtının ardından STK temsilcileri, yeniden basın açıklaması gerçekleştirdi.
Basın açıklamasını okuyan Memur-Sen İl Temsilcisi Mehmet Ergin: “Rektör, uyarıları dikkate alıp gereğini yapacağına 22 STK’ya hakaret etmeyi yeğlemiş, ahlak ve hukuk ilkeleriyle bağdaşmayan bir profil çizmiştir” dedi.
22 STK’DAN YENİ AÇIKLAMA
Batman’da aralarında Memur-Sen, Eğitim-Bir-Sen ve Özgür-Der’in de bulunduğu 22 STK temsilcisi ile Batman Üniversitesi Rektörü Aydın Durmuş arasındaki polemik sürüyor. STK’ların iddialarına geçen hafta yanıt veren Prof. Dr. Durmuş’a, sivil toplum kuruluşu temsilcileri tekrar yanıt verdi. Memur-Sen’de düzenlenen toplantıda basın açıklamasını okuyan Memur-Sen İl Temsilcisi Mehmet Ergin: “Yaklaşık 5 ay önce Batman Üniversitesine Rektör olarak atanan Aydın Durmuş, çok kısa süre zarfında çalışma barışını dinamitlemiş, her gün siparişle elde edilmiş yeni suçlamalarla Üniversitemiz çalışanlarını, şaibeli Soruşturma Komisyonuna ifade vermeye zorlamaktadır. 160 civarında personel için uydurulan suçlamalar doğrultusunda soruşturmalar devam etmektedir” dedi.
“EVET PLATFORMUNUN ÇALIŞMASI ORTADA”
Ergin, şöyle devam etti: “Durmuş, başka adayları desteklemenin demokratik bir hak olduğunun şuuruna varamadığından Batmanlı bir adayı destekleyenleri mikro milliyeti olmakla suçlamıştır. ‘Sayın Cumhurbaşkanımızın atadığı bir Rektörü nasıl atanırdiye sorgulama cüretini, cehaletini göstererek adeta Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesine karşı çıkmışlardır’ değerlendirmesinde bulunmuştur. Çünkü sözü edilen 22 STK daha iki ay önce yapılan referandumda Batman Evet Platformunu kurarak, Sayın Cumhurbaşkanımızın önünü açmanın mücadelesini vermiştir. 15 Temmuz gecesinden başlayarak 29 gün süreyle Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifine binaen Milli irade nöbetlerini organize ederek tarihe karşı şahitlik etmişlerdir.”
“BİLDİRİYE İMZA, MİLLİYETÇİLİK DEĞİL Mİ?
Açıklamanın son bölümünde özetle şöyle denildi: “Rektörün telaşı siyasi geçmişini unutturmaya matuftur. Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Biz çözüm için her yola başvururuz. Baldıran zehrini içmekse, biz o baldıran zehrini içeriz, yeter ki bu ülkeye huzur gelsin’ beyanıyla başlattığı Çözüm Sürecine karşı 11 Nisan 2013 tarihinde başını MHP’li Sadi Somuncuoğlu’nun çektiği ve Silivri Mahkumu Ulusalcıların da ıslak imza ile destek verdiği ‘Türk aydınlarından iktidara milli uyarı’ bildirisine imza atarken acaba ‘Makro Milliyetçilik’yaptığını fark edememiş midir? Sayın Cumhurbaşkanımıza saygı göstermek Rektör ataması aşamasında mı aklına gelmiştir? Durmuş, eski Rektöre üç yıl süreyle yardımcılık yaparak her türlü icraatına ortak olmasına rağmen geçmişi kötülemek refleksinden kurtulamamıştır.”