ORUCUN BİLİMSEL OLARAK FAYDALARI

Oruç sağlık açısından vücudun uykusudur. Uyku, bir sonraki günde dinç uyanmanın ilacıdır.

Oruç, mide olmak üzere, karaciğer, kalp-damar, dolaşım ve sinir sisteminin istirahat etmesine imkân sağlayan bir süreçtir.

Kalp, midenin istirahat ettiği bir dönemde mideye kan taşıma görevini daha az gerçekleştireceği için daha fazla dinlenme fırsatı bulacaktır.                                 

Mide kasları yemekle çok çalıştığı dönemde aşırı yorulduğundan, oruç esnasında mide kaslarına daha az iş yükü binecek ve daha az yorulacaktır. Mide hareket etmediği dönemlerde midedeki gastrit, ülser vb. hastalıklara daha az hareket edilerek yaraların deşmesi yerine iyileşmesi hızlanacaktır.  Mide daha sağlıklı hale gelecektir.                                                                           

Böbreklerin yükü oruç ile azalacak, mevcut atıkları süzmesini uzun bir süreye yayması ile üre ve benzeri atıklar, daha kolay atılacaktır. Oruçlu iken karaciğer hücreleri kendini yenileme fırsatı bulmaktadır.         

ZAYIFLAMA: Oruç sağlıklı kilo vermeye yardımcı olmaktadır ve bu gerçek bilimsel olarak ispatlanmıştır. Oruçta depolanmış yağlar yakılmaya başlanır. Fazla kilonun verdiği tüm zararlardan bir nebze kurtulmayı sağlar. Obezite nin temel taşı fuzuli yemektir.

İNSÜLİN DİRENCİ: Kanda şeker seviyesi bir miktar düşmesiyle beraber insülin salgılanması da düşer. Dolayısıyla halk arasında çok yaygın ve sık dile getirilen şeker hastalığın bir nevi öncüsü olan insülin direncini kırarak ileride çıkacak olan şeker hastalığını önler.

METABOLİZMA: Oruç tutmak sindirim sistemi dâhil tüm sistemlerin dinlenmesini sağlar.  Tüm üretim sistemleri, maddi manevi açısından dinlenme ve yenilenme imkânına sahip olmaktadır. 

YAŞAMA KALİTESİNİ ARTIRIR: Oruç sonrası vücut dinlenmiş olduğu için insan daha çok kendini zinde hisseder.

AÇLIĞA DİRENME: Oruç açılığa direnme gücünü arttırır. Zorunlu açlığın gerektirdiği dönemlere bir nevi ön hazırlık olur.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GELİŞTİRİR: Vücudun bağışıklık sisteminin temelini oluşturan antikorlar, proteinler, globülinler ve albüminler karaciğerde daha çok oluşabilme imkânı bulmaktadır.

CİLDTEKİ LEKE VE AKNEYİ GİDERİR: Lekeler ve akne Yağ metabolizması ile direkt ilişkili olduğundan oruçta dışardan alınmayan yağ asitleri yanı sıra vücuttaki mevcut yağların da eritilerek vücuttan atılması şeklinde aknenin oluşumunu ve mevcut aknenin giderek iyileşmesine katkıda bulunur.

KARACİĞER YAĞLANMASINI AZALTIR: Oruçlu iken özellikle de uzun bir süre açlık sonrası vücut kendisi için harcanacak gıda olmadığı için yağlarını lipoliz (eriyip kana salınma) olmakta, kana salınan yağ, bu dönemde enerji ve gıda amacıyla harcanmakta ve vücuttan daha hızlı atılmaktadır. Dolayısıyla oruç, karaciğer yağlanmasını azaltmakta önemli derecede katkısı olmaktadır.

SOSYAL DAYANIŞMA:  Orucun hikmetlerinden birisi de zenginin, fakirin açlık hissini anlaması ve ona merhamet etmesidir. Maddi açıdan sosyal barış sağlar.

             Uzm. Dr. Mehmet Fadıl EDEBALI

                                                  İç Hastalıkları Uzmanı