‘Öğrencilerin barınma sorunu acilen çözülmelidir’

Üniversite öğrencilerinin barınma sorununa dikkat çeken Eğitim Sen, öğrencilerin insanca yaşayabilecekleri beslenme ve barınma hakkının anayasal bir hak ve kamusal bir sorumluluk olduğunu kaydetti.

Eğitim Yayın: 27 Eylül 2021 - Pazartesi - Güncelleme: 27.09.2021 00:53:36
Editör -
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

Eğitim Sen tarafından yapılan açıklamada, “Üniversiteyi kazanan öğrenciler için 2021/2022 eğitim-öğretim yılı, öğrencilerinin barınma sorunu ile başladı. Milyonlarca öğrenciyi etkileyen barınma sorunu, önceki yıllar ile karşılaştırılamaz boyutlardadır. Bu duruma ek olarak % yüzden fazla artan ev kiraları ve özel yurt fiyatlarının yüksekliği öğrencileri ve ailelerini büyük bir çaresizliğe itmiştir. İlimiz merkezinde okuyan öğrenciler açısından bu sorun çok büyük boyutta değildir. Ancak ilçelerde okuyan ve ilçelerde barınma sorunu olduğu için il merkezindeki KYK yurtlarında ya da özel yurtlarda kalan öğrenciler için, her gün ilçe merkezlerine gidip gelme başlı başına bir külfettir. Kira masrafının üzerine birde yol ücreti ve yemek masrafı eklendiğinde orta halli bir ailenin bu masrafın altında kalkması mümkün değildir” denildi.

“EĞİTİM TEMEL BİR İNSAN HAKKIDIR”

Eğitim Sen’in açıklaması şöyle devam etti : “Pandemi ile birlikte ekonomik krizin yıkıcı etkilerinin özellikle yoksul halk kitleleri üzerinde derinden hissedildiği, öncelikli kaygının aç kalmamak olduğu bu günlerde, kira ve konut fiyatlarının özellikle büyük şehirlerde neredeyse %100 artması, öğrenciler başta olmak üzere krizden en fazla etkilenen alt gelir gruplarının kiracı olarak tutunmasını da neredeyse imkânsız hale getirmiştir. Piyasa koşularının kira ve konut fiyatlarını dayatması ve müdahale edecek ne sosyal devlet politikaları ne de mekanizmalarının olmaması, devletin ranta dönük neoliberal politikaları, halkın barınma gibi en temel haklara ulaşmasını bile imkansız kılacak derin bir krizi yaşamasına neden olmuştur. Yıllardır kamu kaynaklarıyla yapılan destekler sonucunda dini vakıf ve derneklere ait yurtlara daha fazla öğrencinin yönelmesi sağlanmıştır. Bu yurtlar için vakıflara halkın vergilerinden her yıl milyonlarca lira aktarılmaktadır. Dini vakıf ve derneklere ait yurtlarda kalan öğrencilere öğrenci başına geçtiğimiz yıl 650-800 TL destek verilmiştir. Bu yılın ilk 9 ayında yapılacak destek miktarı ise toplamda 173 milyon 704 bin liradır. Geçmişte bu alanı kontrol eden FETO’nun 15 Temmuz’da bu halkın iradesi gasp etmeye yönelik kalkışmadan ülkeyi yönetenlerin hala ders almadığı görülüyor. Ekonomik olanakları yetersiz öğrencilerin eğitim alma haklarını kullanmalarını sağlamak sosyal devlet olmanın ve toplumsal adalet ve fırsat eşitliği ilkelerinin temel gereklerindendir. Bunun için talep eden tüm öğrencilere her kademede, ama özellikle orta ve yükseköğretimde yurt olanağı sunmak sosyal devletin temel sorumluluğudur. Eğitim bir ayrıcalık değil, temel bir insan hakkıdır. Öğrencilerimizin insanca yaşayabilecekleri beslenme ve barınma hakkı, anayasal bir hak, kamusal bir sorumluluktur. Öğrenciler, siyasi iktidarla içli dışlı olan çeşitli dini grup ve cemaat yurtlarına mecbur bırakan bu sistemden acilen kurtarılmalıdır. İktidarın ve TOKİ’nin önceliği, Türkiye’de ve Dünyanın çeşitli ülkelerinde lüks konut yapmak değil, öğrencileri barınma ve yurt sorununa acilen çözüm bulmak olmalıdır.”

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.